Kudüs’ün Geri Alınması/ Hıttin Muharebesi

Savaş Öncesi Durum

Hıttin muharebesi 4 Temmuz 1187 yılında Kudüs Krallığı ile Eyyubiler Devleti arasında gerçekleşmiştir. Kudüs Krallığı 1. Haçlı Seferinden sonra kurulmuş olan bir Haçlı devletidir. Savaş esnasında Krallığın başında Lüzinyanlı Guy bulunmaktaydı. Eyyubiler Devletinin başında ise İslam tarihindeki en büyük liderlerden biri olan Selahaddin Eyyubi bulunmaktaydı. Hıttin Savaşının nedeni Renaud de Chatillon’ın bir eşkıya gibi Müslüman kervanlarını yağmalamasıydı. Ayrıca Kudüs Kralı Lüzinyanlı Guy’un bir Müslüman düşmanı olması da bu savaşta etkili olmuştur. Diğer yandan Selahaddin Eyyubi’nin de daha önce Kudüs’ü kuşatması ve Kudüs’ü ele geçirmek istemesi de savaşın başlamasını hızlandırmıştır. Kervanların sık sık yağmalandığını gören Selahaddin Eyyubi, savaş kararı alarak Suriye’den, Mısır’dan ve Cezeriye’den Haçlılara karşı cihat yapmak için piyade ve süvari talebinde bulundu. Selahaddin’in beklediği gönüllü askerler Şam’a ulaştıktan sonra savaş hazırlıkları başladı. Eyyubiler savaş hazırlıklarındayken Kudüs Krallığı çeşitli siyasi çekişmelere sahne olmaktaydı. Kral Lüzinyanlı Guy, Trablus Kontu 3.Raymond’un gücünü kırmaya çalışmaktaydı. 3.Raymond, savaş yanlısı olmayan ve Selahaddin’e karşı daha ılımlı yaklaşan biriydi. Fakat Kral, Müslümanlara karşı düşmanlık beslediği için mutlaka savaş olması gerektiğini savunmaktaydı. Bu yüzden de büyük bir General olan 3.Raymond’un hiçbir tavsiyesini dikkate almıyordu. Kralın kendisini dinlemediğini ve kendisine karşı bir saldırı düzenlediğini gören 3.Raymond, Selahaddin Eyyubi’den askeri yardım istedi.

Bunun üzerine Selahaddin Eyyubi, 3.Raymond ile anlaşarak onun kalesine bir süvari birliği gönderdi. Daha sonrasında Selahaddin, Kont ile olan anlaşmasını büyütmek istedi. Kontun hâkimiyetinde olan Tiberiye bölgesinde keşif yapabilmek için bir elçi gönderdi. 3.Raymond’da bu anlaşmayı mecburen kabul etti. Böylelikle 7000 kişilik bir süvari birliği keşif amaçlı bölgeye ulaştı. Fakat bu anlaşmaya her daim Kralın yanında bulunan Hospitalier ve Tapınak Şövalyeleri katılmamıştı. Bu yüzden bu durumu fırsat bilerek süvari birliğine bir saldırı düzenlediler. Fakat bir savaş niteliği taşıyan bu olayda büyük bir yenilgiye uğradılar. Şövalyeler ile Eyyubiler arasındaki bu olay büyük yankı uyandırmıştı.

1187 Hıttin Savaşı

Bu yaşanan olaylardan sonra Trablus Kontu 3.Raymond, Selahaddin’e karşı Kralla birlikte savaşmak için baskıya uğramaya başladı. Yaşananlardan haberdar olan Lüzinyanlı Guy, hemen savaş hazırlıklarına başladı. Çevrede bulunan Haçlı Devletleri savaş için şövalye ve asker göndermeye başladı. Kudüs Krallığı’nın ordusu da hazırlandı ve ordular Akka mevkiinde toplandı. Selahaddin Eyyubi’de Haziran ayında Şam ve Taberiye arasında bir bölgede 12.000 süvarisiyle birlikte beklemeye başladı. Selahaddin’in ordusunda süvarilerin dışında piyadelerde bulunmaktaydı. Bu ordu zamanla Filistin’de ilerledi ve Tabariye gölünün kenarında konakladı. Selahaddin Eyyubi burada bir karar aldı ve bir gün içerisinde Tabariye kalesini fethetti. Böylelikle Haçlı ordusunu bu bölgede savaşmaya zorlamış oldu. Selahaddin Eyyubi, Ürdün nehrini arkasına aldı ve Hıttin köyü önünde düşmanı beklemeye başladı. 3 Temmuz günü Haçlı ordusu su kaynağı olmayan bir yol üzerinden harekete geçti. Haçlılar yolda kimi zaman Eyyubi ordusunun saldırılarına uğradılar. Bu durum ordunun yavaşlamasına ve susuzluklarının artmasına neden oldu. Haçlılar bölgeye ulaştıkları zaman bir sırtta konakladılar. Konakladıkları yer Tabariye gölüne uzaktı ve karşılarında Eyyubiler bulunmaktaydı. Bu yüzden geceyi de susuz geçirmek zorunda kaldılar. 4 Temmuz 1187 tarihinde Haçlı ordusundan bir piyade alayı hücuma geçti. Fakat bu alay Müslümanlar tarafından geri püskürtüldü. Geri çekilen piyadeler, atlı şövalyelerin karışmasına neden oldu.

Bu karşılık ağır süvari birliği konumunda olan şövalyelerin, Eyyubilere saldırmasına engel oldu. Bunun dışında bir savunma hattı kurmayı da başaramadılar. Eyyubiler bu sırada tepenin arkasından gelerek süvarileri kuşattı. Fakat süvariler her şeye rağmen direnmeye devam etti. Bu sırada 3.Raymond savaşı kaybedeceklerini anladı ve kaçarak Trablus’a çekildi. Savaşın sonunda Haçlı ordusundan sadece 150 şövalye kaldı. Ama bu şövalyelerde ya öldürüldü ya da esir alındı. Kudüs Kralı Lüzinyanlı Guy savaş meydanına gelirken Hz. İsa’nın çarmıha gerildiğini düşündükleri gerçek haçı da getirmişti. Bu haçın askerlerin moralini yükselteceğini düşünmüşlerdi. Bu plan gerçekten de başarılı oldu fakat savaş ortasında bu haç da Müslümanlar tarafından ele geçirildi. Hıttin savaşının sonunda Kudüs Kralı ve en ünlü komutanı esir edildi. Kral daha sonradan serbest bırakıldı fakat komutan öldürüldü. Bu savaşın en büyük sonucu ise Kudüs’ün Eyyubiler tarafından fethedilmesiydi. Kudüs’ün fethi Selahaddin Eyyubi’nin en büyük hayali ve en önemli fethiydi. Selahaddin Eyyubi’nin Kudüs’ü Hristiyan zulmünden kurtarana kadar hiç gülmediği bilinmektedir. Kudüs’ün Müslümanlar tarafından fethedilmesi Haçlı Seferlerinin devam etmesine neden olmuştur. Bu seferlerin bir kısmı dini amaçla yapılsa da birçoğunun nedeni farklıdır.

Bir Cevap Yazın