Osmanlı padişahları imparatorluğun kuruluşundan itibaren orduları komuta ederek, büyük zaferlere imza attılar. Padişahların 15’i, ordularının başında sefere çıkmış, bunlardan da 10’u meydan muharebelerinde orduyu komuta etmişlerdir. İlber Ortaylı‘nın dediği gibi Osmanlı hanedanı kadar maraşal çıkaran başka bir hanedan yoktur.
İlk 10 padişah istisnasız olarak sefere çıkmıştı. Ancak Kanuni‘nin ölümünden sonra tahta geçen II. Selim (Sarı Selim) padişahların ordunun başında sefere gitme geleneğini terketti. Bu dönemden itibaren istisnai durumlar dışında Osmanlı ordularını, veziriazamların veya serdar tayin edilen vezirlerin komutasında seferlere gittiler.
II. Selim’in oğlu III. Murad da babası gibi sefere çıkmadı. Ancak onun oğlu III. Mehmed, uzayıp giden Avusturya savaşlarını sona erdirmek için tekrar ordunun başına geçti ama geçtiğine geçeceğine pişman oldu. 1596’daki Haçova Muharebesi’nde düşman askerleri padişahın çadırına kadar yaklaştı. Kaçmak isteyen padişahı Hoca Sadreddin Efendi zorla cephede tuttu. Disiplinlerini kaybeden Avusturya ordusu, Osmanlılar’ın yeni taaruzuyla mağlup olunca III. Mehmed Eğri fatihi ve muzaffer bir komutan olarak İstanbul’a döndü.
III. Mehmed’den sonra osmanlı padişahları tekrar İstanbul’dan ayrılmaya başladılar. Burada doğuda Safeviler, Bağdat başta olmak üzere birçok Osmanlı toprağını işgal ettiler. Kuzeyde de Kazaklar, Osmanlı topraklarını yağmaladılar. 1618’de tahta çıkan II. Osman, dedeleri gibi muzaffer olmak için 1621’de Lehistan (Polonya) üzerine sefere çıktı. Ancak genç padişah büyük bir başarı kazanamadı. Sadece sulh (barış) yoluyla Hotin kalesini geri alabildi.
II. Osman’ın 1622’de isyan eden askerler tarafından öldürülmesinden sonra Osmanlı İmparatorluğu’nda devlet otoritesi iyice sarsıldı. Çocuk yaşta tahta geçen IV. Murad, devletin gerçek idaresini ancak 1632’de ele alabildi. Devlet otoritesini sağladıktan sonra ilk işi kaybedilen toprakları geri almak üzere İran’a sefere çıkmak oldu. IV. Murad’ın Osmanlı ordusunun başında çıktığı Revan ve Bağdat seferleri ile adeta Fatih, Yavuz ve Kanuni dönemleri geri gelmişti. Ancak 1640’da IV. Murad ‘ın genç yaşta ölümü ile kargaşa tekrar başladı. 1644’te başlayan Girit seferi tam 25 yıl sürdü. Zamanın çoğunu av ile geçiren IV. Medmed bir iki defa sefere çıktıysa da genellikle savaşlardan uzak durdu. Çıktığı seferlerin kimisinde de ordudan yarı yolda ayrılıp ava gitti.
Kaynak: Sorularla Osmanlı İmparatorluğu – Erhan Afyoncu