Başak Öztürk Bitik
On yedinci yüzyılın son çeyreğinde çizildiği anlaşılan Nil Nehri’ni gösteren Osmanlıca harita, 18.yüzyılda Kahire’den İtalya’ya uzanan bir yolculuk sonrasında Vatikan kütüphanesine getirildi.Haritanın sessiz bekleyişi, Ettore Rossi tarafından bilim dünyasına tanıtıldığı 1949 yılına kadar sürdü.Yine 17.yüzyılın son çeyreğine ait olan ve Kahire’den yola çıkarılıp İstanbul’a getirilen Evliya Çelebi Seyahatnamesi de 1824 yılında Joseph von Hammer tarafından bilim dünyasına tanıtılana kadar sessizliğini korudu.
Ettore Rossi söz konusu harita ile Evliya Çelebi Seyahatnamesi arasındaki ilişkinin önemine dikkat çekse de Kahire’de ayrılan bu iki eserin bir araya gelmesi ve detaylı bir karşılaştırma yapılarak yayımlanması ancak 2011 yılında mümkün oldu.Evliya Çelebi’nin ”400. Doğum Yılı” olan ve UNESCO tarafından Evliya Çelebi Yılı olarak ilan edilen 2011’de, iki değerli bilim insanı Robert Dankoff (Chicago Ü.) ve Nuran Tezcan (Bilkent Ü.), harita ve Seyahatname arasındaki bu karşılaştırmayı gerçekleştirdi.
Seksenli yıllardan beri Evliya Çelebi Seyahatnamesi üzerine çalışan, eserin bilimsel çeviri yazı ile yayınına katılan Robert Dankoff, Evliya Çelebi Seyahatnamesi Okuma Sözlüğü (2008), Seyyâh-ı Âlem Evliya Çelebi’nin Dünyaya Bakışı (2010) başlıklı kitaplarıyla da Evliya Çelebi ”kütüphanesi” nin gelişmesinde başat rol oynadı.
Bamberg Üniversitesi’nde Evliya Çelebi üzerine doktorasını tamamlayan, meşhur Osmanlı seyyahı ve eseri üzerine uluslararası sempozyumlar düzenlenmesini başlatan (Gazimagosa 2001 ve Ankara 2008) Nuran Tezcan, Bilkent Üniversitesi’nde verdiği ”Eviliya Çelebi ve Seyahatname” semineri ile birçok doktora öğrencisinin bu alana ilgi duymasını sağladı.Robert Dankoff ve Nuran Tezcan’ın Evliya Çelebi’nin Nil Haritası: ‘Dürr-i bî misîl în ahbâr-ı Nîl‘ başlıklı kitabı, Nisan 2011’de Yapı Kredi Yayınları’ndan çıktı Evliya Çelebi Seyahatnamesi’ni gerek bilimsel çeviriyazı ile gerek bilimsel çeviriyazı ile gerekse Türkçesiyle okurla buluşturan Yapı Kredi Yayınları, eser üzerine yapılan çalışmaları da yayımlayarak bu alanda oluşturduğu ”Özel Dizi” yi geliştirmeye devam ediyor.
Evliya Çelebi’nin Nil Haritası: ‘Dürr-i bî misîl în ahbâr-ı Nîl‘ başlıklı kitabın ”Giriş bölümü, ”Harita Üzerine Kısa Bilgi” başlığı ile açılır.Ettore Rossi’nin, söz konusu haritanın (Vat. Turc. 73) Evliya Çelebi’nin okurlarından ya da onun maiyetinde yer alanlardan biri tarafından çizilmiş olabileceği görüşüne yer verilir.Dankoff ve Tezcan, açılışta yer verdikleri bu iddiaya yeni bir olasılık daha ekleyerek kitap boyunca ”Evliya Çelebi bu haritayı hazırlatmış olabilir mi?” sorusunun yanıtını ararlar.
”İlk Nil Haritaları ve Osmanlı Nil Haritaları” başlığı altında haritanın kaynağını sorgulayan yazarlar, ”Vat. Turc 73 Ne Zaman ve Kim Tarafından Yapıldı?” başlığı altında, kendine özgü söz varlığı ve anlatım özelliklerine dayanarak haritadaki bilgilerin yazıcısının Evliya Çelebi’den bağımsız bir yazıcı olmadığı iddiasını dile getirirler.
Kitabın ”Sonuç” bölümünde de Robert Dankoff ve Nuran Tezcan, farklılıklar olmakla birlikte haritadaki bilgilerin Seyahatname’de yer alanlarla örtüşdüğünü belirterek her iki yapıtın da aynı zihinin ürünü olduğu, aynı yaklaşım ve kaygıları yansıttığı sonucuna varırlar.Kitaptaki ”Metin: Vat. Turc 73-Seyahatnâme ” başlılı bölümde, altmış sekiz sayfa boyunca, harita üzerinde yer alan Osmanlıca notların bilimsel çeviriyazısını Seyahatname metni ile karşılaştıran tablolara yer veriliyor.Nil’in kaynağından başlayarak haritadaki her ifadenin izini Seyahatname’de arayan yazarlar, buldukları sonuçları sistematik şekilde sunarak okura da bu karşılaştırmayı adım adım takip etme imkanı sağlıyorlar.Haritanın renkli bir nüshasını da içeren kitap, Nil yolculuğuna davet ediyor.
Güzel bir kitaba benziyor.
İlk fırsatta satın alıp okumak isterim.